Mimesis yayıncılık alanında ilk göz ağrım. 1988-2000 arasında fiili olarak editörleri içinde yer aldım. İlk 12 yıllık dönemde MİMESİS tiyatro yayıncılığı alanında aydınlanmacı ve avangard bir misyonla hareket etti ve tiyatronun üzerine çöken 12 Eylül karanlığının yırtılmasında üzerine düşeni fazlasıyla yaptı. Son on yıllık döneminde ise, internet ortamındaki yayıncılığın uzağında bir duruş sergileyerek bana göre “çağın” bazı gereklerine ayak uydurmayı pek kabul edemedi. İnternet ortamında başka yayınların boşluk doldurması gerektiği düşüncesiyle avunup durdu.
Yakın zamana kadar İstanbul Alternatif Tiyatrolar Platformu – Girişim’in (İATP-G) bir yayıncılık inisiyatifi vardı ve yine girişim niteliğindeki sitesi internet ortamında MİMESİS’le paslaşıyordu. İATP-G’nin Türkiye Tiyatrolar Birliği’ne katılmasından sonra bu paslaşma ortadan kalktı ve bana göre iyi de oldu. Çünkü İATP-G sitesi tiyatromedya alanında belli bir ağırlığa sahip olmakla birlikte, hiçbir zaman genel / kamusal yayıncılık adına hareket edebilecek derli toplu bir inisiyatife sahip olamadı.
Bununla birlikte, benim de içinde yer aldığım İATP-G Yayıncılık İnisiyatifi, internet yayıncılığının aslında zor olmadığını, tiyatrocu kimliğinin tanımlanmasıyla ilgili olduğunu gösterdi. Önemli olan haberdi, tanıtımdı, eleştiriydi vs. bunları tiyatro pratiğinin olmazsa olmazları arasında kabul etmek, öğrenmekle ilgiliydi. Bu kabul ve öğrenme gerçekleştiğinde, uzman bir haber-yorum portalı ortaya çıkmazdı belki, ama işini ciddiye alan ve ilkeli bir bilgi paylaşım portalı ortaya çıkabilirdi. Bilgiyi üretmek, kaydetmek ve paylaşmak – asıl hedef bu olmalıydı. Teatral üretim pratiğinin içinde olanların işini gücünü bırakıp kelimenin gerçek anlamında haberciliğe ya da tiyatro sosyolojisinin gündelik takipçiliğine soyunmaları saçma olurdu.
Demem o ki, MİMESİS’in internet ortamında bir bilgi paylaşım portalı olarak işlevsel kılınması tutabileceği en doğru yol olacaktır. Basılı, görsel ve /veya işitsel medyanın tiyatro sanatına (daha genel olarak para etmesi / metalaşması düzenli olarak zora giren canlı performansa dayalı sanatlara) yaklaşımında çokça şikâyet ettiğimiz boşluğu doldurmak değil, bu boşluğun nasıl doldurulabileceğini göstermektir önemli olan. Medyanın zaaflarını çözecek olan tiyatronun üreticileri değildir; ama bu zaafların üzerine gitme ve nasıl giderilebileceğini gösterme anlamında örnek, avangard çıkışlar yapabileceği de tecrübeyle sabittir.
Tiyatromedya medyadan hem fazla hem eksik olan bir şeydir. MİMESİS portalı gecikmeli olarak, ama nihayetinde “çağın” bazı gerekleriyle uzlaşarak bunu göstermeye başlıyor. Bir fark yarattığından, yaratmaya devam edeceğinden kuşku duymuyorum.
Yorumlar kapatıldı.